deneyimler
İstanbul'un Kozmopolit İnanç Kültürü
Birçok dine ev sahipliği yapmasıyla zengin bir mirasa sahip olan İstanbul, güçlü kozmopolit kökleriyle öne çıkmaktadır. Birçok farklı inançtan insan, şehrin dört bir yanındaki ibadet yerlerini keşfedebilir.
İstanbul'daki Doğu Roma kiliseleri dünyanın ayakta kalan en eski ibadethaneleri arasındadır. Ayasofya, Kariye'deki Kutsal Kurtarıcı Kilisesi ve Theotokos Pammakaristos Manastırı, Konstantinopolis'in yıkılmasından sonra camiye dönüştürülmüş olsalar da sanatsal miraslarının güzelliği hala devam etmektedir.
Pammakaristos Kilisesi 8. yüzyıla tarihlenen bir geçmişe sahiptir. En önemli Ortodoks Doğu Roma kiliselerinden biri olan 15. yüzyılda camiye dönüştürülen Pammakaristos Kilisesi’nin yapımında en büyük Doğu Roma mozaiklerinden biri kullanılmıştır. Günümüzde müze olarak hizmet veren yapı, şehrin başlıca cazibe merkezlerinden biridir. Kare planlı ve beş kubbeli, girintili tuğlalardan yapılmış olup, iç duvarlarında dönemin çeşitli dini olaylarını anlatan yazıtlar bulunmaktadır.
İstanbul'daki Katolik kiliseleri eşsizdir. Aziz Antuan olarak da bilinen Padovalı Aziz Antuan, Noel ayini için oldukça popüler olup, aynı zamanda büyük bir cemaate sahiptir.
İstanbul'un en büyük Roma Katolik kilisesi olan Aziz Antuan Kilisesi, Türkiye'deki Katoliklik tarihinin sembolüdür. Bu küçük bazilika, 20. yüzyılın başlarında tamamlandığında Venedik'in neo-gotik görünümüne kavuşmuştur. Kırmızı tuğlalı cephesi, sıra kemerleri, koridorları ve kemerleri ilginç mimarisine katkıda bulunuyor. Genellikle İtalyan, İngiliz ve Polonyalı rahipler tarafından yapılan kilise ayinlerine dünyanın her yerinden insanlar katılmaktadır.
Pek fark edilmeyen pembe ve mor kapısı ile Beyoğlu’na yakın konumdaki Saint Peter ve Saint Paul Kilisesi, İstanbul'un en çekici Katolik ibadethanelerindendir. Cenevizliler tarafından 1604 yılında inşa edilmiş klasik bir Dominiken kilisesidir. Avlu tasarımı, İstanbul'daki diğer birçok Latin kilisesi gibi Latin kiliselerinin doğrudan bir cadde ya da tepe üzerine yapılamayacağına dair Osmanlı kuralını yansıtmaktadır. Yapısal güzelliği ve özellikleriyle bilinen bazilikanın tasarımında dört tarafı bir sunak ve sunağın üzerinde parıldayan altın yıldızlarla süslenmiş gök mavisi bir kubbe bulunmaktadır. Dış cephesi de aynı derecede büyüleyici olan yapının duvarları güzel yazıtlarla kaplıdır.
İstanbul'un en eski Katolik kiliselerinden biri olan Santa Maria Draperis Kilisesi (Meryem Ana Draperis Latin Katolik Kilisesi) muhteşem bir görüntüye sahiptir. Tüm kiliseyi kaplayan muhteşem İtalyan yapımı pembe mermer, 1700'lerin ortalarındaki bu kilisenin inşasının ne kadar özenli yapıldığını gözler önüne sermektedir. Şapelin sunağında ayrıca Meryem Ana'nın ahşap bir heykeli bulunmaktadır.
Fener Rum Ortodoks Patrikhanesi Ortodoks Hristiyanlar için özellikle önemlidir. Çünkü Kral Konstantin'in torunu Prenses Maria Olympia'nın vaftizi burada yapılmıştır.
Birçok Ortodoks kilisesi mütevazı bir görüntüye sahip olsa da güzel dış cepheleri öne çıkmaktadır. İstanbul'daki Bulgar Sveti Stefan Kilisesi güzelliğiyle sizi kolayca büyüleyebilir. Fener semtinde bulunan bu kilise Bulgar Ortodoks inancına aittir. Bölgedeki dökme demirden yapılmış tek kilise olan yapı, Demir Kilise olarak da bilinir. Kilisenin başlangıçta ahşap bir yapı olarak inşa edilmesi de ilginç bir bilgidir. Ahşap yapı hasar gördükten sonra, 19. yüzyılda bir mimar tarafından dökme demir bir binaya dönüştürülmüş ve güzelliğini kat kat artırmıştır.
İstanbul'daki Aya Triada Rum Ortodoks Kilisesi, Türkiye'nin en ünlü Hıristiyan Ortodoks kiliselerinden biridir. Geçmişi 19. yüzyıla kadar uzanan kilise, günümüzde de ibadete açıktır. Aya Triada, Kutsal Üçlü olarak tercüme edilebilir. Beyoğlu’ndaki kilise, Taksim Meydanı yakınında yer almaktadır. Kilisenin inşa edildiği dönem mimari kısıtlamalarla bilinmesine rağmen neo-barok tarzda inşa edilen kilise; bazilika ve neo-gotik üslup unsurlarına da sahiptir.
Üç Horan Ermeni Kilisesi (Surp Yerrortutyun Kilisesi), İstanbul'daki dini mimarinin güzel bir örneğidir. Kilise aslen 1805 yılında temelinin atılmış olmasına rağmen mevcut kilise binasının tarihi 1838 yılına uzanmaktadır. Ara sokakta gizlenmiş olan Ermeni kilisesi, huzurun ve sükûnetin yeridir. Kilisenin dış cephesi sade ve huzurlu bir güzelliğe sahiptir. Kilisenin içinde muhteşem avizeler, canlı tablolar ve bu ibadet yerinin merkezinde yer alan zarif bir sunak yer almaktadır.
Kırım Kilisesi, İstanbul'un en ünlü simge yapılarından biridir. Kırım Savaşı şehitlerini anmak için 1868 yılında inşa edilen kilise, Anglikan Kilisesi olarak da bilinmektedir. Ünlü İngiliz mimar George Edmund Street, kiliseyi neo-gotik tarzda inşa etmiştir. Şehrin her yerinde bulunan süslü Osmanlı ve Avrupa binalarıyla tam bir tezatlık oluşturan kendine özgü Anglikan mimarisine sahip olan kiliseyi, en güzel Protestan kiliselerinden biri haline getirmiştir. Bahçedeki uzun ağaçlarla gizlenmiş olan bina böylece klasik bir İngiliz kasabasındaki bir yapı gibi görünecekti.